Bir gün
Bir gün, bir lokantanın sahibi müşteri kılığına girerek dükkanına gitti. Dışarıda yağmurların dans ettiği o kasvetli günde, içeri girdi ve garsonların işlerini nasıl yürüttüğünü gözlemlemeye başladı. Ancak gözleri, bir garsonun eline takılmış olan alçıya takılıp kalmıştı. Kırık bir elin, hızla servis yapmaya çalışan bir garsonda yarattığı zorlukları izlemek, onu derinden etkiledi. Müşterilerin siparişlerini alırken yaşadığı zorlukları, yüzündeki anlayışsız bakışlarla birlikte görmek, sahibin kalbinde bir acı yarattı. Kırık el, sadece fiziksel bir yaralanma değil, aynı zamanda bir savaşın, azmin ve fedakarlığın sembolüydü. Bu durum, ona çalışanlarının hayatlarındaki mücadeleleri ve iş dünyasının acımasız yanlarını düşünmeye zorladı… Devamını okumak için diğer sayfaya gecebilirisniz..