Zekhaber

Bir sabah, güneş henüz doğmamışken, kasabanın ıssız sokaklarında gizli bir hikaye filizlenmeye başlıyor. Kendi çocukları tarafından sırtından bıçaklanan bir anne, hayatta kalma mücadelesi verirken, gözlerinde yaşanmamış acıların izleriyle dolup taşıyor. Miras hırsının gözlerini kör ettiği evlatların, annelerini nasıl bir karanlığa sürüklediği, kasabanın kalbinde yankılanıyor. O tren raylarının üzerinde, hayatla ölüm arasındaki çizgide dururken, insanın en temel duygularının nasıl saldırganlaşabileceği üzerine derin bir sorgulama başlıyor. Duyguların, hırsın ve ihanetin iç içe geçtiği bu trajik an, beklenmedik bir kırılma noktasıyla şekillenmeye hazırlanıyor. Kendi kanının canı için neler yapabileceğini çok iyi bilen bu evlatlar, kaybettikleri insanlığı bulma yolunda bir sınav verecekler.
Devamını okumak için sonraki sayfaya geçiniz…