Zekhaber

Azerbaycan, önümüzdeki yılların iletişim altyapısını şekillendirecek dev bir projeye hazırlanıyor. Ülke yönetimi, 300 ila 800 milyon dolar arasında değişebilecek bütçeyle yeni bir haberleşme uydusu satın almayı planlıyor. Proje, sadece teknik değil, aynı zamanda siyasi yönüyle de dikkat çekiyor. İhaleye kalan dört ülke arasındaki rekabet, teknolojik yeterlilikten çok daha fazlasını içeriyor.Özellikle İsrail ve Türkiye’nin bu yarışta öne çıkması dikkat çekiyor. İsrail Havacılık ve Uzay Sanayii (IAI), geçtiğimiz günlerde Cape Canaveral’dan fırlatılan “Dror 1” uydusuyla iddiasını ortaya koyarken, Türkiye’nin adayı olan TUSAŞ, son yıllarda gösterdiği hızlı yükselişle dikkat çekiyor. İsrail, 1988 yılında fırlattığı “Ofek 1” uydusundan bu yana uzay teknolojileri alanında önemli bir birikim kazandı. Günümüzde ondan fazla aktif uydu projesine sahip olan IAI, özellikle teknik donanımıyla dikkat çekiyor. Türkiye ise son beş yılda savunma ve uzay sanayisinde kaydettiği hızlı ilerlemeyle öne çıkıyor. SIPRI verilerine göre Türkiye’nin küresel silah ihracatındaki payı 2020-2024 döneminde yüzde 1,7’ye çıkarak ülkeyi 11. sıraya taşıdı. İhalenin bir diğer katılımcısı olan Fransız Thales, teknik açıdan yeterli görülse de, Fransa’nın Ermenistan’la olan yakın ilişkileri Azerbaycan kamuoyunda tereddüt yaratıyor. Bu nedenle Thales, İtalya’nın olumlu algısından yararlanmak amacıyla Thales Alenia Space ortaklığıyla sürecin içinde kalmaya çalışıyor. Yatırımın teknik yönleri kadar siyasi etkileri de belirleyici bir rol oynuyor. Her ne kadar Azerbaycan ile İsrail arasında güçlü savunma iş birlikleri bulunsa da, Türkiye ile olan ilişkiler derin bir kardeşlik bağını yansıtıyor. Bu nedenle ihale sürecinde karar, yalnızca uyduların teknik üstünlüklerine değil, aynı zamanda hangi ülkenin Azerbaycan’a stratejik olarak daha yakın durduğuna da bağlı olacak.

Kaynak: Nokta Gazetesi